Türkiye'nin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, son günlerde giderek artan yerel ve uluslararası baskılara karşı İsrail'in uygulamalarına dikkat çekmek amacıyla dikkat çekici bir açıklama yaptı. Ortadoğu’daki gerginliğin arttığı bu günlerde, Fidan’ın ifadeleri hayatı öneme sahip bir konuyu gündeme taşıdı. “Artık uyanın” ifadesi, yalnızca bir çağrı değil, aynı zamanda küresel barış için bir zorunluluk mesajı içeriyor.
Hakan Fidan, yaptığı açıklamada, İsrail’in politikalarının sadece bölgesel istikrara değil, aynı zamanda dünya genelindeki barışa da ciddi tehditler oluşturduğunu belirtti. Özellikle Filistin’e yönelik sürdürülen politikaların, yıllardır devam eden çatışmaların temel nedenlerinden biri olduğuna vurgu yaptı. Söz konusu uygulamaların sadece Filistinli müslümanları değil, bütün bir insanlığı etkilediği ve bu nedenle uluslararası toplumun önemli bir sorumluluk taşıdığı ifade edildi.
Bakan Fidan, “Dünya, gözlerini kapatmayı bıraksın. Filistinli kardeşlerimizin maruz kaldığı bu zulmü artık görmeli ve bu konuda harekete geçmelidir,” diyerek, diğer ülkelerin sorumlu bir tutum takınmasını istedi. Türkiye’nin her zaman Filistin’in yanında olduğunu, bu konuda gereken desteği vermeye hazır olduğunu yineledi. Bu durum, Türkiye’nin dış politika yaklaşımını ve bölgedeki barış süreçlerine olan katkısını da yeniden gündeme getirmiş oldu.
Fidan’ın açıklamaları, bölgedeki liderler ve uluslararası kuruluşlar nezdinde de tepki topladı. Bazı analistlere göre, bu çağrı, yalnızca bir ülkenin değil, bütün bir toplumun sorumluluğudur. Dolayısıyla Fidan, İsrail’e yönelik uygulamalara dair net bir tutum sergilenmesini bekliyor. Türkiye’nin liderliğinde, Arap ülkelerinin, Avrupa Birliği’nin ve diğer uluslararası aktörlerin bir araya gelerek, somut adımlar atmasının stratejik bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Ayrıca, bu tip diyalogların, ancak ortak bir platformda ve eşit temeller üzerinden gerçekleştirilebileceğinin altını çizdi.
Uluslararası camianın daha aktif bir şekilde devreye girmesi gerektiğine dikkat çeken Fidan, özellikle Birleşmiş Milletler’in (BM) bu konuda daha güçlü tutumlar sergilemesi gerektiğini ifade etti. “İsrail uygulamalarına son vermek, bir hayal değil, somut bir adım atma ihtiyacıdır,” dedi. Krizlerin çözümü için diplomatik kanalların açık tutulması, bir zorunluluk olarak görüldüğü için Hakan Fidan, bu tür çabaların desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Sonuç olarak, Hakan Fidan’ın çağrısı, yalnızca Filistin için değil, tüm dünya için etkili bir mesaj olarak öne çıkıyor. Uluslararası ilişkilerde sağlıklı bir dengenin kurulabilmesi için, dünya devletlerinin daha duyarlı ve organize bir şekilde hareket etmesi gerekiyor. Hakan Fidan, “Artık uyanma vakti!” diyerek, tüm dünya kamuoyuna bu ihtiyacı hatırlatmış oldu. Bölgede yaşanan insan hakları ihlalleri, yalnızca bölgesel bir sorun değil, küresel barış için bir tehdit olduğu gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi.